Yeni biyolojik tedaviler erken menopozu tedavi edebilir mi?

Tıbbi Genetikçi Prof. yeni biyoteknoloji teknikleriyle elde edilen halk dilinde “hücreler”. .

Geneis Kurucusu ve Tıbbi Genetikçi Prof. Dr. Nesrin Erçelen, erken menopoz hastalarının kaderini değiştirecek ve anne olmalarının önünü açacak kök hücre tedavilerinin kimlere ve hangi protokollerle uygulandığını anlattı.

Erken menopozda hücre tedavileri nelerdir?
Aslında erken menopozu biyolojik olarak üreme çağının erken yaşlanması olarak tanımlayabiliriz. Bu nedenle klasik tedavilere yanıt vermeyen hastalarda yeni biyoteknoloji çalışmalarının kullanılması dillere destan olmuştur. Bunlardan en etkili olduğunu bildiklerimiz, hücrelerden türetilen bazı yeni ilaçlardır. Genel olarak erken yaşlanan biyolojik saati tersine çevirmek veya erken yaşlanmanın özellikle yumurtalıklarda meydana getirdiği bazı olumsuz çevresel koşulları düzeltmek gibi bir görev üstlenirler. Bu yeni casusların yaptığı şey, var olmayan üreme hücrelerinin yerini almak değil. Örneğin doku iltihabına bağlı olarak erken kayıp, sayılarında azalma, çevresel faktörlerle beslenmenin bozulması gibi şikayetler ortaya çıkıyorsa; Yeni tedavilerin bu hastalarda etkili olabileceğini söyleyebiliriz. Var olmayan bir hücre veya dokunun yerine yenisini koymayı değil, biyolojik saatin erken yaşlanmasından kaynaklanan dezavantajları düzeltmeyi amaçlayan tedavilerdir. Yani yetersiz beslenme, yumurtalıklardaki çevresel faktörler veya hormonal faktörlere göre yumurtalar gelişmeye devam edemiyorsa, bilimsel çalışmalar bu hastaların bir kısmında hücre tedavilerinin olumlu sonuçlar verebildiğini göstermiştir.

KALİTEYİ ARTIRMAK İÇİN KULLANILIR

Bu tedavi kimlere uygulanabilir?
Birincisi, bu tedaviler artık tıpta klasik rutin tedavilere dahil edilmemektedir. Konuyla ilgili bilimsel çalışmalar yapan kliniklerde gerekli izinler alınarak gerçekleştirilen kişiye özel tedavilerdir. Doğumdan itibaren yeterli sayıda folikül ve yumurta hücresine sahip olan, menopoza girmiş veya olgun sperm eksikliği yaşayan erkek veya kadın, kalitelerini artırmak ve olgunlaşmalarını sağlamak için hücre tedavileri kullanılabilir.

KANSER TEDAVİSİ SIRASINDA UYGULANMAZ

Kimler için geçerli değildir?
Bu erken menopoza ya da organlarda ya da yumurtalıklarda hücre ölümüne neden olan doğuştan gelen bir genetik faktör varsa bunu bazı durumlarda hücre tedavisinde kullanamıyoruz ya da başarı şansının olmadığını biliyoruz. Bu nedenle hastalarımız bu tedavileri almadan önce mutlaka önemli bir tarama ve muayeneden geçiyoruz. Daha önceki çalışmalarımızdan edindiğimiz deneyime dayanarak, fayda görme olasılığı yüksek ve tedavi için uygun olan hastalarımıza hücre tedavisi öneriyoruz. .

HÜCRE TEDAVİLERİNDE UZUN BİR YOLDAYIZ

Bu tedaviler menopozun tarih olabileceği anlamına mı geliyor?
Maalesef şimdilik değil. Çünkü hücre terapilerinde yolun çok başındayız. Son 15-20 yıllık tecrübe ile bazı sistemik hastalıkları, vücuttaki yenilenme kapasitesini geri getiremediğimiz hastalıkları, otoimmün hastalıkları yani bağışıklık sisteminde regülasyonun bozulduğu hastalıkları tedavi etmeye başladık. ayrılmış. Bu tedaviler başlangıç ​​tedavileridir. Aslında çok sınırlı hastalarda yasal ve etik olarak uygulayabiliyoruz ama uygulandığında belli hasta grubundan çok yeterli yanıt aldığımız için bu uygulamalar hızla devam ediyor.

ERKEN YAŞLANMA VE KRONİK HASTALIKLARDA KULLANILMAKTADIR

Peki sadece erken menopozda değil normal menopozda da kullanılabilir mi?
Bu hücre tedavileri tabii ki bazılarını kontrol altına alabiliyor, yaşlanma bir sorunsa, dokularımız zarar görüyorsa ve bağışıklık sisteminin dezavantajları bize geri dönüyorsa. Ancak şu anda kanıtlanmış bir ilaç olarak bildiğimiz yaşam döngüsünü tamamen tersine çevirdiklerini ve biyolojik yaşlanmayı durdurduklarını söylemek mümkün değil. Çünkü vücutta aslında bu menopoz, andropoz ya da yaşlanmayı yöneten genetik mekanizmalar olduğunu biliyoruz ve ne yazık ki bunları daha net anlamıyoruz. Ancak günümüzde bu yeni hücre tedavileri veya biyoteknoloji çalışmalarıyla bunların neden olduğu yıpranmayı durdurabilecek ve bir kısmını tamir edebilecek kabiliyete sahibiz. Bunlar alışılagelmiş bireysel tedaviler diyebiliriz yani artık bu tür tedavileri iltihabı artmış kişilerde, bağışıklık sistemi kontrolünü kaybetmiş kişilerde, hormonal dengesizlikleri düzeltilebilen kişilerde kullanmaya başladık. veya inflamasyon dediğimiz yaralanmalarda, lokal dejenerasyonlarda ve erken yaşlanmada veya kronik hastalıklarda.

YAN ETKİ YOK

Bu tedavilerin rastgele bir yan etkisi mi?
Yan etki olarak rastgele bir tetiklemeyi tetikleyecek, olmayan bir mekanizmayı yeniden harekete geçirecek etkilerinin olmadığı bilimsel çalışmalarla gösterilmiştir. En kötü ya da en istenmeyen etki, yardımcı olmamalarıdır; Bazen verdiğimiz tedaviler o bireyde etkisiz olabiliyor ve biz bunu yanıtsızlık olarak görüyoruz. Bu yüzden bu tedavileri kişiye özel tedaviler olarak tanımlıyoruz. Nadiren enjektör yerinde alerji ile karşılaşıyoruz.

ELİMİZDEKİ KANITLANMIŞ STANDART VERİLERE KARŞI İLERLİYORUZ

Tedavi yöntemi olarak mı kullanılıyor yoksa isteyen her kadına uygulanabilir mi?
Şu anda bireysel ve özel izne tabi bir tedavi şekli olarak görülmelidir. Öncelikle o kişinin neden muhtaç olduğunu çok iyi tespit etmek gerekir. Bir kişiye hücre tedavisi vermemiz gerektiğini düşündüğümüzde o kişiye özel bir çalışma ve özel doz olarak hazırlanan tedavilerdir. Doğal olarak burada standardizasyondan bahsetmiyoruz demek doğru değil çünkü tıpta standart tedaviler denenmeli. Ancak kanıta dayalı tedaviler uygulanabilir. Elbette ana protokollerimiz var, yani kanıta dayalı verilerle kanıtlanmış tıp ile bir hastayı ancak bu yeni yollarla tedavi edebiliriz. Ancak bu tedavi yöntemleri tüm dünyada kabul gören yeni tedavi sistemleri içerisinde yer aldığı için kişiye özeldir. İstenilen tetkiklerin yapılması ve ardından belli dozlarda uygulanabilen tedavilerin yapılması gerekir. Bu nedenle, gözetim altında izlenen yeni bir kişisel tedavi olarak düşünülmelidir.

HASAR GÖRDÜĞÜNDE UYGUN TEDAVİ PLANLANIR.

Kişinin kendi hücreleri mi kullanılıyor yoksa dışarıdan kök hücreler mi kullanılıyor?
Her ikisi de mümkün. Her hasta kendi hastalığına göre fiyatlandırılmalıdır. Önemli olan patolojinin ne olduğudur. Çünkü bozulan bir biyolojik sistemi tekrar rayına oturtmaya çalışıyoruz ya da vücuda verdiği zararı tersine çevirmeye çalışıyoruz. O yüzden o sistemin nerede bozulduğuna bakıp elimizdeki çalışmalarla yani ilaçlarla hangisinin etkili olacağını düşünüp karar vermemiz gerekiyor. Buna göre bir protokol uyguluyoruz.

VÜCUDUMUZDA İNTERNET GİBİ BİR SİNYAL SİSTEMİ VARDIR.

Nasıl bir tedavi protokolü var?
Spesifik menopoz tedavisi göz önüne alındığında, şu anda bu bahiste zaten kabul edilmiş birkaç formül var. O hasta için en uygun olanı seçmek gerekir. Hücre terapilerinin genel olarak bir sinyal üzerinde çalıştığını biliyoruz. Yani vücutta bir internet sistemi varmış gibi düşünmek, bağışıklık sisteminin büyük bir bölümünün bu sinyal sistemi ile çalıştığını düşünmek gerekiyor. Bu nedenle tedavilerimizde bu sinyal sistemine dayalı bir protokol uyguluyoruz. Bu sistemik tedavi anlamına gelir. Yani daha çok damar içi tedaviler tercih edilmektedir. Kişiye en uygun şekilde tedavi edilmesi ve o tedavi formülünün seçilmesi hem etkileri göz önüne alındığında hem de hastalara fayda sağlaması açısından faydalıdır. Sonuç olarak bu tıpta yeni tekniklerin tedavi başarı oranları şu anda net olarak bilinmemektedir. Konuyla ilgili bilimsel çalışmalar devam ediyor.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı